top of page
Join the Campaign

Ayrıntılarınız gönderildi

Şehitlik Mertebesi

 

Peygamberlik mertebesinden sonra gelen ilk mertebeye İslam'da şehitlik mertebesi denir. Allah katında şehitliğin karşılığını bizzat Allah kendisi verir. Bu mertebe büyük bir mertebedir. Allah rızası için, din, vatan, namus için yapılan savaşlarda ölenlere şehit denir. Bakara süresi 154. ayette Allah: 

“Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz. Bilakis onlar diridirler. Fakat siz bilmezsiniz.”

demektedir. Malını, canını, ırzını, diğer Müslümanları müdafaa ederken, haksız yere öldürülenler mükellef ve Tahir (temiz) bir Müslüman da şehittir. Resulullah (sav) bir hadislerinde: 

“Malını muhafaza uğruna öldürülenler şehittir. Kim hayatı uğruna öldürülürse o da şehittir.” 

buyurmaktadır. Müslüman sıdkıle şahadete namzet yaşamalıdır. Bu konuda, peygamberimiz bir başka hadislerinde: 

“Her kim samimi olarak şahadeti dilerse, Allah o kişiyi şehitlerin mertebesine ulaştırır. Velev ki, yatağında ölmüş olsun.” 

Savaş meydanında çarpışma esnasında yaralanıp daha sonra ölenler, hata yolu ile öldürülenler, suda boğulanlar, depremde bina altında hayatını kaybedenler, ateşte yananlar veba, taun, ishal, sıtma, zatülcenp hastalıklarımdan birine veya akrep sokmasıyla ölenler, loğusa halinde ölen Müslüman kadın, gurbet ilinde, ilim yolunda, cuma gecesi ölen, sevabını Allah'tan bekleyen müezzin, ailesinin nafakası için meşru bir işte ölen, evinde veya başkabir yerde öldürülmüş bulunan Müslüman Hükmü şehit mertebesindedir.


 

       ŞEHİTLİK         MERTEBESİ

bottom of page